İtalya’da Giorgia Meloni liderliğindeki sağ koalisyon hükümeti, ülkede başbakanın doğrudan halk tarafından seçilmesini öngören anayasa değişikliği teklifini onayladı.
İkinci Dünya Savaşı’nın ardından geçen 77 yılda 68 hükümetin görev yaptığı İtalya’da son seçimleri kazanarak iktidara gelen Meloni’nin sağ koalisyon hükümeti, seçim vaadi olan ülkede siyasi istikrarı sağlamaya yönelik anayasa reformunu hazırladı.
Meloni’nin daha önce başkanlık ya da yarı-başkanlık olarak da gündeme getirdiği sistem değişikliği, hükümet tarafından “başbakanın doğrudan halk tarafından seçileceği” bir anayasa reformu halini aldı.
Bakanlar Kurulu’nun bugün onayladığı ve Parlamentoya sunacağı anayasa reformu taslağına göre, başbakanlar halk oylarıyla doğrudan belirlenecek. Seçimlerde milletvekilliği veya senatörlük için aday olup, kazanmış isimler dışında kimse başbakan olmayacak.
Bununla ülkede son 10 yılda iki kez olmak üzere siyasi kriz yaşandığında çıkış formülü olarak başvurulan teknokrat bir isme hükümet kurdurulmasının önüne geçilmesi hedefleniyor.
Söz konusu teklif, seçimleri kazanan parti ya da ittifaka parlamento çoğunluğunun yüzde 55’ine eşit bir çoğunluk ödülünün de verilmesini öngörüyor.
Ayrıca teklif; mevcut hayat boyu senatörler dışında cumhurbaşkanlarının yeni hayat boyu senatör atama yetkisini elinden alıyor.
Meloni: “Bunu, İtalya’da yapılabilecek tüm reformların anası olarak görüyorum”
Bakanlar Kurulu’nun ardından basın toplantısı düzenleyen Başbakan Meloni, “Cumhuriyet tarihinde ortalama ömrü 1,5 yıl olan 68 hükümetimiz oldu. Bunu, İtalya’da yapılabilecek tüm reformların anası olarak görüyorum. İtalya, son 20 yılda 12 başbakan gördü. Artık vatandaşlar karar verecek. Bununla gurur duyuyorum. Ülkeye bir şeyler bırakma sorumluluğumuz var.” dedi.
Meloni, hazırlanan anayasa değişikliği teklifinde, cumhurbaşkanının mutlak garantör rolüne dokunulmadığını, başbakanı belirleme yetkisi dışındaki yetkilerinin kalacağını söyledi.
Giorgia Meloni, reformun halkın seçtiği kişilerin yönetmesini sağlamak olduğunu belirterek, vatandaşın doğrudan oyuyla seçilen başbakanın görevinden ayrılması durumunda, yerine teknokrat bir ismin gelemeyeceğini, yine parlamento içinden birinin seçileceğini kaydetti.
Bakanlar Kurulu’nun onayladığı anayasa değişikliği teklifi, parlamentonun alt kanadı Temsilciler Meclisi ve üst kanat Senato’nun onayına sunulacak. Mevcut parlamento aritmetiğinde, anayasa değişikliği her iki kanattan da onay alabilir gibi gözükse de nihai onay için muhtemel bir referanduma gitmek gerekebilir. Tüm bu sürecin bir yıldan fazla sürmesi bekleniyor.
Ana muhalefetteki Demokratik Parti (PD) ile muhalefetteki 5 Yıldız Hareketi (M5S), hükümetin bu anayasa değişikliği teklifine karşı olduklarını bildirdi.
2016’daki anayasa değişikliği referandumda reddedilmişti
Ülkede, halihazırda Cumhurbaşkanı, parlamentodaki partilerin güvenoyunu alabilecek parlamento dışından herhangi birine de hükümet kurma görevi verebiliyor.
İtalya’da son olarak bu şekilde Şubat 2021’de Kovid-19 pandemisinin etkileriyle mücadele etmesi amacıyla Avrupa Merkez Bankası’nın eski başkanı Mario Draghi’ye hükümet kurma görevi verilmişti. Draghi, Eylül 2022’deki seçimlere kadar başbakanlık yapmıştı.
Ülkede anayasayı değiştirmeye yönelik daha önceki girişimler, parlamentoda ya da halk oylamasında yeterli desteği alamadıkları için bir sonuca ulaşamamıştı.
İtalya’da son olarak 2016 yılında anayasa değişikliğine yönelik bir referandum yapılmıştı. Söz konusu referandumda, çift meclisli yasama sisteminde Senato’nun yetkilerini sınırlandırarak, yasama sürecini hızlandırmayı amaçlayan anayasa değişikliği oylanmış ve bu değişiklik teklifi, halk tarafından reddedilmişti.