DİYARBAKIR – Yerel seçimlere 8 gün kala seçim çalışmaları kapsamında Leyla Zana, DEM Parti Diyarbakır Büyükşehir Belediye Eşbaşkan adayları Serra Bucak ve Doğan Hatun, DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çavdar ve Serhat Eren Diyarbakır’ın Dicle ilçesinde halk buluşmasına katıldı.
Halk buluşmasında Dicle ilçesinin DEM Parti Eşbaşkan adayları Hacı Akengin ve Aysel Baran tanıtıldı. Ardından konuşan DEM Parti Diyarbakır Milletvekili Cengiz Çavdar halkı selamladı ve çok yakında bütün Ortadoğu’ya barış getirecek adımların atılacağını söyledi. Çavdar, “Kürdistan’ın en güzel kızı Leyla Zana aramızda, sözü ona devrediyorum” diyerek mikrofonu Leyla Zana’ya verdi.
Sloganlar eşliğinde konuşmasına başlayan Leyla Zana, 1991 yılında Dicle ilçesinde yine aynı coşku ile karşılandığını hatırlatarak sevgilerini iletti.
‘İSTANBUL, BİR MÜJDE BEKLİYOR İNSANLAR’
Zana’nın Dicle ilçesinde yaptığı konuşmada İstanbul vurgusu dikkat çekti. Zana, “Burada dağların eteklerinden bütün renkleriyle, halklarıyla, özerklikleriyle İstanbul’a sesleniyorum. İstanbul, bir müjde bekliyor bu insanlar. İstanbul, sen en büyük Kürt şehrisin. Özerk bir ana gibi kulaklarını açtın Kürtlere. Çocuklarını, ekmeğini, yarınını korumak için, yaşatmak ve yaşamak için bu toprakları terk edip gelenlere analık ettin. Bu ülkede demokratik, özgür yaşama katkı sun İstanbul. Bu emekler kutsaldır. Bu kutsal emeklerin yaşamasını sağla. Kürtler yarının, birlikte yaşamanın umududur. Tüm herkesin gözü nasıl bölgedeyse buranın gözü de İstanbul’da. Buradaki dinamik güçle buluşacak mısın İstanbul? Bu halk seninle birlikte yarını övmek istiyor. Berrak bir şekilde iradenin sandığa yansımasını sağla İstanbul. Çocuklarımız çok çekti. Hayatı bize zindana çevirdiler. Bütün kimlikler, farklılıklar birbirini kapsayarak yarınları birlikte örmek için 100 yıldır biz çabaladık, şimdi onları ortaklaştıralım” diye konuştu.
‘KÜRT HALKI OLARAK BİZE REVA GÖRÜLEN YAŞAMI HAK ETMİYORUZ’
Barışın sandıkla pekişeceğini vurgulayan Zana, “Biz Ortadoğu’nun kadim halkı olarak rengarenk çiçeklerin tohumlarını ekelim. Başkasının bize katkı sunmasına gerek yok. Elbette kandırmadan destek sunmak isteyen herkese kucağımız açıktır. Birlikte güçlenerek gelecek inşaa edelim. Bizler Kürt halkı olarak bize reva görülen yaşamı hak etmiyoruz. Bütün kötülüklere kulağımızı kapatıp irademizi sandığa yansıtıyoruz. Bu bizim geleceğimiz. Güçlü bir irade sandıktan çıkarsa bu güçlü bir barış ve özgürlük demek. Geleceğin tohumlarını 1991’de burada attık. Üçüncü yolun hayat bulması için ki bunda Başkan Abdullah Öcalan’ın büyük katkısı var, halkların kimliklerini koruduğu, saygının olduğu bir yoldur üçüncü yol. Buradan zindanlara ve Apo’ya selam yolluyorum” diye konuştu.